Dizin vardır.

En yaratıcı şirketlerin banyolarda filizlendiğini biliyor muydunuz?
Bu durumda beyin fırtınası toplantılarının berbat bir fikir olduğunu
söylemek mümkün mü? Mavi renginin yaratıcı üretiminizi iki katına
çıkarmanıza yardım edebileceğinin farkında mısınız? Karar Ânı
kitabıyla New York Times’ın çok-satan yazarları arasında yer alan
Jonah Lehrer, elinizdeki bu kışkırtıcı çalışmasında yeni
yaratıcılık bilimine parıltılı ve ifşa edici bir bakış atıyor:
İlham mitini, yüksek güçleri, hatta yaratıcı “tipleri” dahi
paramparça eden bu bakışa göre, yaratıcılık talihin tasarrufunda
olan tekil bir armağan değildir. Yaratıcılık hepimizin çok daha
etkili bir şekilde öğrenebileceği belirgin düşünce süreçlerinin
ürünüdür. Jonah Lehrer, Hayal Et kitabında yaratıcılık
açısından monoton olanı kucaklamanın, tıpkı bir çocuk gibi
düşünmenin, üretici gündüz düşleri kurmanın ve seyahatlerde
olduğu üzere bir yabancının perspektifine uyumlu hale gelmenin önemini
ortaya koyar. Lehrer, yaratıcı işbirliği içinde olan eski ve yeni
partnerlerin ideal durumlarını gözler önüne sererken, eleştirinin
neden yaratıcılık süreci için hayati bir öneme sahip olduğunu
açıklar. Ardından meseleye geniş bir açıdan bakarak bulunduğumuz
yerleri nasıl daha enerjik, şirketlerimizi nasıl daha üretici,
okullarımızı nasıl daha etkili hale getirebileceğimizi gösterir.
Bunların yanı sıra, kitapta Bob Dylan’ın yazma alışkanlığı,
şairlerin uyuşturucu bağımlılıkları hakkında detaylı şeyler de
öğreneceksiniz. Dahası Manhattan’da tıpkı bir kimyacı gibi
düşünen bir barmenle karşılacak, bütünüyle yeni sörf teknikleri
icat eden otistik bir sörfçüyle tanışacaksınız. Elizabeth dönemi
İngiltere’sinde yaratıcılık patlamasının niçin gerçekleştiğini
de öğreneceksiniz… Hayal Et, insanın zihninin bitimsiz
yenilikçiliğini ve yaratıcılığın giderek karmaşıklaşan
dünyamızdaki hayati rolünü mercek altına alan, okuması hayli keyifli
bir kitap…